Daniyal Nebi aleyhisselam Tarsus’ta Ebu Musa El-Aşari radiyallahu anh’ın defnettiği ve el sürülmesi kabri deşilmesi mümkün olmayacak şekilde derince nehrin ortasına kazılarak defnedildikten sonra kabrin üzerine havuz şeklinde türbe yapılmıştır. Havuz şeklinde türbenin en üst kısmında suyun geliş kısmında iki aded suyun giriş menfezi vardır. Su bu iki menfezden girip türbeyi doldurduktan sonra giriş menfezlerinin karşısında yine en üstte suyun çıkışı için iki menfez daha vardır. Türbe suyla dolduktan sonra bu iki çıkış menfezinden taşarak çıkıp akar nehrin suyunu kesmiş olsanız türbenin içi su doludur, üstten başka yerden çıkış yeri yoktur. Ömer ibnil Hattab döneminde Ebu Musa El-Aşari Tarsus’u fethettiğinde Daniyal aleyhisselam cesedi bulunduğunda Medine’ye durumu bildirdiğinde Hazreti Ali kerremallahu vechehu efendimizden sokulması üzerine Hazreti Ömer radiyallahu anh şu tavsiyede bulunmuştur. Hazreti Ali kerremallahu vechehu ve radiyallahu anh dediki: “Bu zat Daniyal Hekim’dir. Nebi’dir. Mürsel değildir. Kendine kitab inmemiş, kendinden önceki kitaba bağlıdır.” Dedi ve Ömer ibnil Hattab’a Daniyal aleyhisselam kıssasını başından sonuna kadar anlattı. Sonra dediki: Arkadaşına yaz ve emretki, onun üzerine cenaze namazı kılın ve onu öyle bir yere defnetsin ki, ona ulaşmaya kabrine dokunmaya hiçbir kimsenin gücü yetmesin. Ve onun kabrini kale gibi (tahassun etsin) korunaklı yapsın, hiçbir kimse onun kabrini deşemesin” diye Hazreti Ömer tavsiyede bulundu. Ömer bin Hattab radiyallahu anh, bu tavsiyeye göre Tarsus’ta bulunan ordu komutanı Ebu Musa’ya emir yazıp gönderdi. Ebu Musa bu emir üzerine İslam üzere yeniden Daniyal aleyhisselamı kefenleyip hazırladıktan sonra şehrin ortasından geçmekte olan nehrin geçici olarak mecrasını değiştirip Daniyal aleyhisselamın cenaze namazını kendisi kıldırdıktan sonra, nehrin orta kısmına kazdırdığı kabre Daniyal aleyhisselamı defnetti. Sonra az yukarıda tarif edildiği şekilde nehrin kabrin üzerinden geçen kısma içerisinde devamlı su kalacak havuz şeklinde bir türbe yaptırdı. A.Öz “1952 yılında vekâleten Daniyal Nebi Camiisinde İmam-Hatip hizmetinde bulunduğum dönemde eski duruma göre giriş kapısı, şuandaki ana cadde tarafından idi. Şuanda cami giriş kısmı olan yerde abdest alacak yirmi kadar çeşme bulunan (sadece abdest almak için) biryer var idi. Buradan gelen su, türbenin bulunduğu yerden girer, mihrabın yan kısmından çıkar, kıble tarafta şuanda caminin ön kısmındaki mescidin yanından geçerdi. Suyun buradan geçmesinden dolayı caminin son cemaat kısmı olan arka tarafta çökme başladı. Bunun üzerine caminin tamamen çatı olan üzeri söküldü. (Kubbe kısmı hariç) ikinci cemaat kısmı, duvarlar taş üzeri beton olarak yapıldı. Caminin türbe kısmından içten geçen suyun kanalı dıştan arka kısımdan açıldı, akıtıldı.” Daniyal Nebi aleyhisselam’ın kabri şerifi tarihi belgelerle sabit oluşunu şu belge ile bitirmek isterim…(Daha önce tapu örnekleri verilmişti) …Tarsus’da Hazreti Daniyal aleyhisselam adına vakıflar tesis edilmiştir. Tapu tahrir defterlerinde görülen bu vakıflar aynı zamanda o yörede en fazla geliri olan vakıflardandır. Memlüklu Sultanı Kanus Gavri tarafından yapılan ve Osmanlı padişahları tarafından da muhafaza edilen bu vakıflarla ilgili hususi vakıf defterleri bulunduğu gibi, tapu tahrir defterlerinde de ayrıntılı bilgiler ve kayıtlar bulunmaktadır. Yine Osmanlı devleti zamanında çıkarılan salnamelerin tamamında “ Tarsus’da bulunan makamat-ı âliye ve merakıd-ı mübareke” başlığı altında şehrin ortasında Hazreti Daniyal aleyhisselam’ın merkad-ı saadetleri ve yanında cami şerifleri mevcud ve mamurdur” denilmektedir. (Prof.Dr. Ahmet Akgündüz, Tarsus Tarihi s.449) Görüldüğü üzere; bütün tarihi belgeler ve peygamberlerin Tebliğ ve Emanet sıfatları gereği Daniyal Nebi aleyhisselam’ın kabri şerifi Tarsus’tadır.